Türkiye’de milyonlarca çalışanı doğrudan ilgilendiren 2026 asgari ücret tartışmaları, 2025 yılının son çeyreğine girilmesiyle birlikte yeniden gündemin ilk sıralarına yerleşti. Ekonomistler, sendikalar, işveren temsilcileri ve kamuoyu tarafından yoğun şekilde takip edilen süreçte, 2026 yılı için masaya gelecek rakamların nasıl şekilleneceği merak ediliyor. Özellikle enflasyon görünümü, alım gücü kaybı, işveren maliyetleri, refah payı ve çalışma hayatı dengeleri, bu yılki görüşmelerin kritik başlıklarını oluşturuyor.

Bu içerikte, 2026 asgari ücretine dair tüm beklentiler, hesaplama modelleri, uzman tahminleri ve resmi süreçlerin nasıl işleyeceği detaylı şekilde ele alınıyor.

2026 Asgari Ücret Belirleme Süreci Ne Zaman Başlayacak?

Asgari Ücret Tespit Komisyonu, her yıl olduğu gibi 2025 Aralık ayında toplanacak. İlk toplantının Aralık ayının ilk haftası yapılması, ardından ikinci ve üçüncü buluşmalarla görüşmelerin ay ortasına doğru hızlanması bekleniyor.

Genellikle yılın son haftasında alınan kararlar, 1 Ocak 2026’dan itibaren yürürlüğe girecek şekilde Resmî Gazete’de yayımlanıyor.

Komisyon kimlerden oluşuyor?

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı

TÜRK-İŞ (işçi temsilcisi)

TİSK (işveren temsilcisi)

Kamu tarafı temsilcileri

Çeşitli uzmanlık kurumları ve teknik komiteler

Bu yıl komisyon masasına “enflasyon + refah payı + alım gücü kaybı telafisi” formülünün gelmesi bekleniyor.

2025 Ekonomik Görünümü 2026 İçin Ne Söylüyor?

2026 asgari ücret tahminlerinde en belirleyici unsurlar:

1. Enflasyon

2024 yılı yüksek enflasyonun gölgesinde geçmiş, 2025’te ise nispi bir yavaşlama süreci başlamıştı. Ancak resmi verilere göre 2025 yıl sonu enflasyonunun %30–38 aralığında gerçekleşmesi bekleniyor.

2. Kur – Ücret Dengesi

Döviz kurlarındaki değişim, hem üretim maliyetlerine hem de tüketici fiyatlarına doğrudan etki ediyor. Bu durum, asgari ücretin belirlenmesinde kritik bir faktör.

3. Alım Gücü

2024 ve 2025’te yaşanan fiyat artışlarının çalışan üzerindeki baskısı, bu yıl masaya daha geniş bir refah payı talebi olarak yansıyabilir.

4. İşveren Maliyetleri

TİSK, SGK primleri, kıdem tazminatı yükleri, yan haklar ve genel maliyet artışları nedeniyle makul bir artış oranı talep ederken devlet desteğinin artırılmasını savunuyor.

2026 Asgari Ücret İçin Masada Dolaşan İlk Rakamlar

Resmî bir açıklama bulunmamakla birlikte, ekonomi kulislerinde ve uzman değerlendirmelerinde öne çıkan tahminler şöyle:

📌 Senaryo 1: “Temkinli Artış” – Yaklaşık %35

Bu senaryo, 2025 enflasyonunun alt bantta gerçekleşmesi ve işveren maliyet kaygılarının öne çıkması durumunda masaya gelebilir.

2025 net asgari ücret: 17.002 TL

%35 artış ile: 22.950 TL – 23.500 TL

Bu senaryoda çalışanların alım gücü kaybı tam olarak karşılanmayacağı için sendikalar tarafından düşük bulunması bekleniyor.

📌 Senaryo 2: “Enflasyon + Refah Payı” – %45–50 Artış

Ekonomistlerin büyük kısmının baz aldığı tahmin bu aralıktır.

Bu modelde:

%30–35 yıl sonu enflasyonu

%10–15 refah payı ekleniyor.

Tahmini rakam:

24.500 TL – 26.000 TL

Bu bant, hem sendikaların hem de kamu tarafının daha gerçekçi bulacağı bir aralık olarak değerlendiriliyor.

📌 Senaryo 3: “Geniş Refah Payı Eklenen Model” – %55–60 Artış

Sendikaların masaya getirmeyi planladığı güçlü talep bu modelden oluşuyor.

Tahmini rakam:

26.500 TL – 28.000 TL

Bu seviyede çalışan alım gücünde ciddi bir iyileşme sağlanabilir ancak işveren tarafının prim desteği talebi artacaktır.

📌 Senaryo 4: “Sürpriz Yüksek Artış” – %65 ve üzeri

Ekonomik koşulların beklenenin üzerinde zorluk oluşturması, dezavantajlı grupların desteklenmek istenmesi veya siyasi kararlarla gündeme gelebilir.

Tahmini rakam:

28.000 TL – 30.000 TL arası

Ancak bu senaryonun gerçekleşme ihtimali diğerlerine göre düşüktür.

Uzmanlar 2026 Asgari Ücret İçin Ne Diyor?

🔹 Ekonomistler: “Gerçekçi aralık 25–27 bin TL”

Ünlü ekonomistler, 2026 yılında çalışanların temel ihtiyaç maliyetlerine bakıldığında en az 25.000 TL seviyesinin altında bir rakamın yetersiz kalacağını vurguluyor. Ayrıca “gıda enflasyonu” ve “barınma maliyeti” nedeniyle güçlü refah payı talep edilmesini destekliyorlar.

🔹 Sendikalar: “Açlık sınırının altında bir ücret kabul edilemez”

TÜRK-İŞ’in her ay açıkladığı verilere göre açlık sınırının 2025 sonunda 20.000 TL’nin üzerine çıkması bekleniyor. Sendikalar, asgari ücretin en az 1,5 açlık sınırı seviyesinde olması gerektiğini savunuyor.

🔹 İşverenler: “Prim desteği artırılmalı”

TİSK, yüksek maliyet artışlarının işletmeler üzerinde baskı oluşturduğunu belirterek devletin prim ve vergi desteklerini artırması halinde daha dengeli bir artışa sıcak bakıyor.

🔹 Sosyal politika uzmanları: “Yüksek artış enflasyonla mücadeleyi zora sokabilir”

Bazı uzmanlara göre çok yüksek artışlar yeni bir fiyat artışı dalgasına sebep olabilir. Bu nedenle orta seviye bir artışın dengeli olacağı belirtiliyor.

2026 Asgari Ücret Hesaplama: Olasi Net – Brüt Tablosu

Aşağıda üç farklı senaryoya göre tahmini hesaplama örnekleri yer alıyor. (Not: Rakamlar tahmini olup resmi değildir.)

Net ücret hesaplaması kıdem kesintisi, SGK primi ve damga vergisine göre değişmektedir.

Asgari Ücret Ne Zaman Açıklanacak?

Resmî açıklamanın 20–31 Aralık 2025 tarihleri arasında yapılması bekleniyor. Geçmiş yıllarda olduğu gibi açıklama Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı tarafından canlı yayında duyurulacak.

2026 İçin En Güçlü Tahmin: 25.500 – 27.500 TL Aralığı

Mevcut ekonomik görünüm, piyasa beklentileri, sendika ve işveren açıklamaları değerlendirildiğinde:

📌 En olası net asgari ücret aralığı:
➡ 25.500 TL – 27.500 TL

Bu aralığın hem çalışanlar hem işverenler hem de kamu dengesi açısından en yüksek ihtimal olduğu öne çıkıyor.

Sonuç: 2026 Asgari Ücret Belirleyici Bir Yıl Olacak

2026, ekonomik toparlanma süreciyle birlikte asgari ücrette dengeli ama güçlü bir artış beklentisinin olduğu bir yıl olarak öne çıkıyor. Önümüzdeki süreçte açıklanacak veriler, Tespit Komisyonu toplantıları ve hükümetin değerlendirmeleriyle birlikte nihai rakam netleşecek.