Araç Satışı ile İlgili Vergi ve Harç Düzenlemeleri: Sigorta Primleri de Değişiyor!

Türkiye, 2026 yılına girerken önemli bir hukuki ve finansal dönüşüm sürecine girecek. 1 Ocak itibarıyla devreye girecek olan yeni düzenlemeler, ikinci el araç satışındaki kısıtlamaların kaldırılmasından şehir içi taşımacılıkta vergi sisteminde değişikliklere, sosyal güvenlik primlerinin tavanının artırılmasından yerli yazılım standartlarına kadar birçok alanı kapsıyor. Bu dönüşüm, ekonomik ve sosyal dinamikleri etkilemesi bekleniyor.

Yeni yıla yaklaşırken, birçok vatandaşı ve geniş bir esnaf kitlesini doğrudan etkileyen önemli düzenlemeler belirlendi. 2026 yılı, hem kayıt dışılıkla mücadele hem de tüketici güvenliğini önceleyen bir "kurallar yılı" olarak öne çıkıyor. İşte gelecek yıl hayatımızda önemli değişiklikler yaratacak başlıca konular:

Otomotiv Piyasasında Yeni Dönem ve Noter Harçları

Haber kaynaklarına göre, ikinci el otomobil pazarında yaşanan spekülatif fiyat artışlarını önlemek amacıyla uygulanan "6 ay ve 6 bin kilometre" kısıtlaması 2026 itibarıyla yürürlükten kaldırılacak. Bu durum, ikinci el araç alım ve satım işlemlerini etkileyerek piyasa dinamiklerini değiştirecek. Ancak, araç alım satımında maliyetler yeni bir boyut kazanıyor. Araç satış bedeli üzerinden hesaplanacak yeni sistemle, nispi noter harcı devreye girecek. Bu yeni harç düzenlemesi, her bir satış işlemi için en az 1.000 TL olarak belirleniyor. Bu durum, hem alıcılar hem de satıcılar için önemli bir mali yük demek. Böylece, araç alımlarında maliyetlerin artmasıyla birlikte tüm piyasa dinamikleri yeniden şekillenecek.

Taşımacılıkta Vergi ve Yıllık Harç Sistemi

Büyükşehirlerdeki taşıma sektöründe uygulanan "Basit Usul" vergilendirme yöntemi sona erecektir. Yeni düzenlemeyle, taksi, dolmuş, minibüs ve özel halk otobüsü işletmecilerinin kazançları artık gerçek usulde vergilendirilecek. Bu değişiklikle birlikte taşımacılık sektörü, yasal denetim ve vergi yükümlülükleri açısından daha sıkı bir denetim altına girecek. Ayrıca bu yeni sistem, çeşitli meslek gruplarının yıllık harç yükümlülükleri ile ilgili değişiklikler yapılmasını da beraberinde getirecek. Özel hastaneler, veterinerler, emlakçılar ve kuyumcular gibi geniş bir meslek yelpazesi, yeni harç uygulamalarıyla karşılaşacak. Uygulama, hem esnaf hem de hizmet sektörünü kapsayan geniş bir tasarruf alanı oluşturacak.

Sosyal Güvenlikte Prim Tavana Yükseliş

Sosyal güvenlik alanında da önemli değişiklikler yaşanıyor. Çalışanların sosyal güvenlik primine esas kazanç üst sınırında büyük bir artış gerçekleşecek. Mevcut sistemde asgari ücretin 7,5 katı olan tavan fiyat, 2026 yılında 9 katına çıkarılacak. Bu durum, özellikle yüksek gelir grubundaki çalışanların prim ödemeleri ve ileride alacakları emekli maaşları üzerinde doğrudan etki yapacak. Yapılacak bu düzenlemenin, sosyal güvenlik sisteminin sürdürülebilirliği açısından önemli bir adım olduğu belirtiliyor. Gelecek yıllarda, bu değişikliklerin sonucunda çalışanların prim ödemelerini etkileyen yapı da değişecek, bu durum emeklilik planlamalarını da etkileyecektir.

Sanayide Yerli Malı ve Yazılım Kriterleri

Yerli üretimi teşvik etmek amacıyla sanayi alanında yeni teknik kriterler güncelleniyor. Özellikle yazılım sektöründe, bir yazılımın "Yerli Malı" statüsüne ulaşabilmesi için artık Teknolojik Ürün Belgesi alınması zorunlu hale gelecek. Ayrıca, yerli katkı oranı yüzde 51'in altında kalan ürünler için detaylı analiz raporlarının düzenlenmesi gerekecek. Bu yenilikler, yerli üreticilerin ulusal ve uluslararası pazarda daha rekabetçi olmasına katkı sağlayacak ve dışa bağımlılığı azaltacak bir benzeri olarak yorumlanıyor. Yerli malı kullanımının teşvik edilmesi, sanayinin sürdürülebilirliği açısından da önemli bir adım olacaktır.

Tüketici Güvenliği ve Balıkçılık Düzenlemeleri

Tüketici güvenliği alanında da bazı yenilikler gündeme geliyor. İthal oyuncakların denetiminde "izlenebilirlik" şartı getiriliyor. Bu düzenleme ile üzerinde ithalatçı veya üretici bilgisi bulunmayan ürünlerin gümrükten geçişine izin verilmeyecek. Bu durum, erken yaş grubu çocukların sağlığını koruma amaçlı bir önlem olarak değerlendiriliyor. Buna ek olarak, 1 Ocak 2026 tarihinden itibaren su altında avlanmak isteyen amatör balıkçılar için "Amatör Balıkçı Belgesi" bulundurma zorunluluğu getirileceği bildirildi. Bu düzenlemeler, hem tüketici güvenliğini sağlama hem de su ürünleri kaynaklarının sürdürülebilirliğini artırmak amacıyla yapılıyor.

İLGİLİ HABERLER