Gazeteci Fatih Ergin'in gündeme getirdiği iddialar, Türkiye'de BioNTech aşısının varlığına ilişkin soru işaretlerini yeniden gündeme taşıdı. Ergin'in paylaşımları, Pfizer'in avukatlarının Türkiye'ye herhangi bir koronavirüs aşısı satmadığını öne sürdüklerini iddia etmesi üzerine yoğunlaştı. Bu durum, Türkiye'deki uygulanan "BioNTech" aşılarının kaynağı hakkında belirsizlikler ortaya çıkmasına sebep oldu.
BioNTech Aşısının Türkiye'ye Gelişi Üzerine İddialar
İddialar, bir vatandaşın açtığı davayla gündeme geldi. Bu davada Pfizer'in avukatlarının, Türkiye'ye hiç aşı satmadığını belirttikleri öne sürüldü. Bu açıklama, toplumda "BioNTech aşısı gerçekten Türkiye'ye gelmedi mi?" sorusunu tetikledi. Sosyal medya üzerinden hızla yayılan bu iddialar, kamu arasında kaygı ve güvensizlik yaratmaya başladı. Aşının menşei, ruhsat süreçleri ve tedarik zinciri hakkında pek çok spekülasyon ortaya atıldı. Bu durum, aşıya olan güveni olumsuz etkileyebilir.
DMM'den Yanıt Geldi
Bu iddialara karşı, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı'na bağlı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM) tarafından kapsamlı bir yanıt verildi. DMM, BioNTech aşılarının Türkiye'ye geldiğini ve halk sağlığı hizmetleri kapsamında kullanıldığını net bir şekilde ifade etti. Açıklamaya göre, BioNTech mRNA aşıları, doğrudan BioNTech SE firmasından temin edilmiş olup, Mart 2021 itibarıyla mevzuata uygun olarak tedarik edilerek vatandaşların kullanımına sunulmuştur. Ayrıca, küresel sağlık acil durumlarında aşı ve ilaçların sağlanmasında "Acil Kullanım Ön Onayı" mekanizmasının dünya genelinde uygulandığı belirtildi.
Altyapı ve Uygulama Süreci
BioNTech mRNA aşılarının temin sürecinin Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü tarafından yürütüldüğü vurgulandı. Aşılamaların, toplumsal sağlık için önem taşıyan bilimsel kriterler ve hukuki düzenlemeler doğrultusunda titizlikle gerçekleştirildiği ifade edildi. DMM, kamuoyunun yanıltıcı ve gerçek dışı bilgilere itibar etmemesi gerektiğine dikkat çekti. Açıklama, yapılan tüm aşılama çalışmalarının şeffaflık ve insan sağlığının korunması prensipleri çerçevesinde yürütüldüğünü bir kez daha hatırlattı.
Sonuç ve Kamuoyuna Mesaj
Pandemi döneminde yapılan aşılamaların doğru ve güvenilir olduğunun altı çizildi. DMM, bu tür spekülasyonların, halk sağlığına olan güvenin sarsılmasına neden olabileceği konusunda kamuoyunu uyardı. Bu açıklamaların ardından, aşılamayla ilgili iddiaların tekrar gözden geçirilmesi gerektiği ve gerçeklerin kamuoyuna doğru bir şekilde ulaştırılması gerektiği belirtiliyor. Tüm bu gelişmeler ışığında, aşının mevcudiyeti ve güvenilirliği konusunda daha fazla bilgiye ihtiyaç duyulduğu aşikardır.