İsrail askerleri, Batı Şeria'nın Beytüllahim bölgesinde bulunan El-Hıdır beldesine kapsamlı bir operasyon gerçekleştirdi. Bu baskında, iş makineleriyle beldeye giren İsrail güçleri, yerel halka ait olan yapıları hedef aldı. Söz konusu olayda, Filistinli Abdullah Salih Abdusselam Salah’a ait iki katlı evin yıkıldığı bildirildi. Yıkım öncesinde ise güvenlik gerekçesiyle bölgeyi kapatan İsrail askerlerinin, tarafından belde sakinleri üzerinde ciddi bir baskı kurulduğu ifade ediliyor.
El Halil'de Ekonomik Zarar
Öte yandan, Batı Şeria'nın El Halil kentine bağlı Yata bölgesinde de benzer bir operasyon gerçekleştirildi. İsrail güçleri, bu bölgede Filistinlilerin evlerine baskın düzenleyerek, arama çalışmaları yapmış ve bazı evlere zarar vermiştir. Bu baskınlar sırasında, Filistinlilere ait üç aracın da el konulduğu bildirilmektedir. Yata bölgesi, yerel halk için hem yaşam alanı hem de ekonomik faaliyetlerinin sürdürüldüğü önemli bir merkezdir. Bu tür baskınlar, bölgenin sosyal ve ekonomik yapısını olumsuz etkilemektedir.
Ramadin'de Tarım Arazilerine Zarar
Buna ilave olarak, Ramadin beldesinde de İsrail askerleri tarafından bir baskın düzenlenmiş ve buradaki Filistinlilere ait tarım arazilerine zarar verilmiştir. İş makineleriyle gerçekleştirilen bu müdahaleler, tarım ürünlerinin yetiştirilmesi için hayati öneme sahip olan alanların tahrip edilmesine neden olmuştur. Söz konusu baskınların, Filistinli çiftçilerin arazilerine ulaşımını engellediği de belirtildi. Bu durum, bölgedeki tarım faaliyetlerini büyük ölçüde kısıtlamaktadır ve buna bağlı olarak yerel ekonomiyi derinden etkilemektedir.
Yıkımların Ardındaki Gerekçe
İsrail güçleri, işgal altında olan Batı Şeria ile Doğu Kudüs’te sıkça "ruhsatsız" olduğu iddiasıyla Filistinlilere ait yapıların yıkımını gerçekleştirmektedir. Ancak bu uygulamalar, hak ihlalleri ve insan hakkı ihlalleri konularında büyük eleştirilere yol açmaktadır. Filistinlilerin üzerine kurulu yerleşim alanları ve sosyal yapının bozulması, bu stratejilerin arka planındaki temel nedenlerden biridir. Yıkım ve baskınlar, yalnızca fiziksel yapıları değil, aynı zamanda toplumsal ilişkileri ve dayanışmayı da hedef almaktadır. Bu tür eylemler, uluslararası toplumda tartışmaları da beraberinde getirmektedir.