Hakkında arama kararı bulunan ve yurtdışında yaşayan Rizeli İş İnsanı Sedat Peker, Sözcü Gazetesi'nden Saygı Öztürk'e konuştu.
'ŞEREF DUYARIM'
"Cumhurbaşkanına tehdit" suçundan tutuklu bulunan Fatih Altaylı'ya mektup yazdığını da açıklayan Peker, şunları kaydetti:
"Mektubumda öncelikle geçmiş olsun dileklerimi ilettim. Aramızda çok uzun yıllardır sorunlar olduğunu, bu sorunlarda kimin haklı kimin haksız olduğunu aramadığım tarzında cümleler yazdım. 2004'te cezaevine girerken basında aylarca süren haksızlığa maruz kaldığımı, birçoğu tanıdığım gazeteciler oldukları halde yolladığım düzeltme yazılarını yayınlamadıklarını, bir tek kendisinin düzeltme hakkımı kullandırdığı için aramız her ne kadar kötü olsa da kendisine içten içe hep saygı duyduğumu söyledim. Kendisinin dik kafalı biri olduğunu, başta ben olmak üzere kimseden bir yardım istemeyeceğini bildiğimi ancak yine de ceza yatmış biri olarak söylemek zorunda olduğumu, kendisi için yapabileceğim bir şey olursa bundan şeref duyacağımı söyledim."
'25 MİLYON LİRA HEDİYE EDİLECEKTİR'
Van'da geçen yıl 27 Eylül'de kaybolan ve 15 Ekim'de göl kıyısında cansız bedeni bulunan 21 yaşındaki üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş'in ölümüne dair konuşan Peker, "Rojin kardeşimizin cinayetini aydınlatacak, bilgi, belge ve delili kim sağlarsa kendisine 25 milyon lira tarafımdan hediye olarak verilecektir" dedi.
'CEZALARI ARTTIRMAYLA BU SORUN BİTMEYECEKTİR'
"Yeni nesil mafya örgütleriyle" ilgili de konuşan Peker, sözlerine şöyle devam etti:
"Zengin olduğunu gördükleri kesimden haraç isterken bunun hakları olduğuna inanıyorlar. Bu durum 1980'lerde ilk olarak Brezilya'da ortaya çıktı. Sonrasında şekil değiştirerek Kolombiya'da kendine zemin buldu. Şu anda da bizim ülkemizde yaşanıyor. Ülkeyi yönetenler lütfen saygısızlık kabul etmesinler ancak bence bu durumun ciddiyetinin henüz farkına varabilmiş değiller. Cezaları arttırmayla bu sorun bitmeyecektir."
"Bence devlet kanuni tedbirlere tabii ki başvurmalıdır. Ancak bunun yanında maddi durumu kötü olan ailelerin çocuklarına hiç değilse öğrencilik yıllarında arkadaşlarına mahcup olmayacak oranda burs verilmelidir. Bu ailelere kömür, patates, soğan gibi sosyal yardımların bir tık ötesine geçilerek işsizlik maaşları arttırılmalı. Fakirlik maaşları elle tutulur hale getirilmelidir."