Deli Dana Hastalığı' (BSE), yıllar sonra önce Ankara'da ardından da Bolu'da tespit edildi. İki hastaya peş peşe teşhis konulması endişeye neden olurken, doktorlar hastalığın ilk belirtilerine ilişkin önemli uyarılarda bulundu.
Belirtiler ortaya çıktıktan sonra hasta 6-12 ay gibi kısa sürede tüm vücut fonksiyonlarını yitirerek hayatını kaybetmektedir.
Peki deli dana hastalığı nedir, belirtileri neler, insanlara bulaşır mı?
Deli dana hastalığının tedavisi var mı?Deli dana hastalığı, “prion” adı verilen anormal proteinlerin neden olduğu bir hastalıktır.
Bu prionlar normal beyin proteinlerinin şeklini değiştirir, beyin dokusunda süngerimsi boşluklar oluşmasına yol açar.
Bu nedenle hastalığın tam adı “süngerimsi beyin hastalığı”dır.Deli dana enfeksiyonun bu hastalığı taşıyan hayvanların etinin ve özellikle sakatatlarının tüketilmesi, bu hayvanların vücut sıvıları ile temas edilmesi sonucunda bulaştığını söyleyen Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof.Dr. Bülent Ertuğrul, “İki vakanın varlığı başka hastaların da ortaya çıkabileceği ihtimalini barındırıyor” dedi. Bulaşıcı deli dana enfeksiyonunun sebebinin doğada her yerde bulunabilen “Prion” adı verilen protein yapıları olduğunu belirten Prof.Dr. Ertuğrul, bu hastalığın en önemli özelliğinin belirtilerinin yıllar sonra ortaya çıkması olduğunu ifade ederek, “Hastalığın belirtileri bulaştığı anda hemen ortaya çıkmaz.
Bulaştıktan yıllar sonra, 15-20 yıl hatta 30 yıl sonra ortaya çıkar.
Deli dana hastalığı prion adı verilen anormal yapıdaki proteinlerin beyinde birikmesi sonucu gelişir.
Beyin yapısının bozulmasına ve beyinin süngerleşmesine sebep olur.
Bu yüzden süngerleşmiş beyin (BSE) olarak da adlandırılır. İlk olarak sığırlarda görülmüştür. İnsanlarda varyant Creutzfeldt-Jakob hastalığı (vCJD) adı verilen bir hastalıkla ilişkilidir.
Her iki hastalık da ölümcül beyin hastalıklarıdır.
Bazı durumlarda insandan insana da tükürük gibi vücut sıvılarıyla bulaşabilir” diye açıkladı.Belirtileri daha çok diğer nörolojik hastalıklarla karıştığı için “deli dana” teşhisi direkt olarak konamıyor.
Teşhis halk arasında ‘belden su alınması’ olarak bilinen beyin omurilik sıvısından yapılan basit bir testle konuyor.
Fark edilmemiş vakaların bulunabileceğini belirten Prof.Dr.Ertuğrul, “Örneğin şu anda enfeksiyon bulaşmış olan kişilerde hastalığın ortaya çıkışına kadar olan süre uzun olduğu için birçoğu başka sebeplerden hayatını kaybediyor.
Veya tek tek belirtiler üzerinde durulduğu için o belirtilerin tedavisi için uğraşılıyor ve sonuçta hasta yine kaybediliyor” dedi.Hastalığın ilk belirtilerinin psikolojik olduğunu belirten Prof.Dr.Ertuğrul, “An kafa karışıklığı veya oryantasyon bozukluğu, odaklanma zorluğu, düzensiz düşünme veya tutarsız konuşmalar, halüsinasyon görme, huzursuzluk, ajitasyon, aniden öfkelenme, saldırganlık, uyku bozuklukları veya tersine dönmüş uyku-uyanma döngüleri görülebilir” dedi.
Daha sonra beynin etkilenen bölümlerine göre yürüme güçlüğü, nefessiz kalma, kalp fonksiyonlarının bozulmasının söz konusu olduğunu aktaran Prof.Dr.Ertuğrul, “Deli dana hastalığı ilerledikçe zihinsel belirtiler daha da kötüleşerek hastanın komaya girmesine sebep olur.
Ne yazık ki herhangi bir ilacı ve tedavisi yoktur” dedi.