Turizm sektöründe hafta tatili için çalışılması gereken süre 6 günden 10 güne çıktı. Türkiye İşçi Partisi, işçilerin hafta tatili hakkını fiilen ortadan kaldıran yasa değişikliğine tepki gösterdi. TİP İzmir İl Örgütü, Kültür ve Turizm Bakanlığı İl Müdürlüğü önünde bir araya gelerek yasa değişikliğini protesto etti.
Turizm işçisi olan Ata Can “Bu yasanın adı kölelik yasasıdır. Ben turizm emekçisiyim. Sekiz saat çalışan görmedim. Bakan Mehmet Nuri Ersoy çıksın, gelsin, göstersin. Patron, otel sahibi, turizm şirketi sahibi Mehmet Nuri Ersoy buraya gelsin, desin ki: "İşçilerin güvencesi var. Turizm emekçilerinin güvencesi falan yok. Yarın aynı işte çalışabileceğinin, atılmayacağının garantisi yok. Mesaiye kalıp parasını alabileceğinin garantisi yok. Tüm bunlar ne için yapılıyor, soruyoruz. Tüm bunlar turizm şirketleri, otel şirketleri daha çok kar açıklasın diye, emekçinin hakkını vermesin diye, onların sırtından daha rahat geçinsin diye yapılıyor.” Diye konuştu.
“Her sektöre yaygınlaştırmak isteyecekler”
Basın açıklamasını okuyan Beril Aktaş ise, iktidarın politikalarına tepki göstererek şu ifadeleri kullandı:
“Saray rejimi her geçen gün emekçilerin alnının akıyla kazandığı haklarını hedef almaya emek düşmanı politikalarıyla devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde kabul edilen kölelik yasasına göre turizm emekçilerinin kesintisiz çalışma süresi 6 günden 10 güne çıkartıldı. Turizm emekçileri bu yasa öncesinde 6 günlük çalışmanın ardından 1 günlük dinlenme hakkını kullanırken bu kölelik yasasıyla birlikte 10 günlük çalışmanın ardından 1 günlük dinlenme hakkını kullanabilecek.
İktidar, emeğin en temel haklarından biri olan tatil hakkına sermaye çıkarları için göz dikmiş durumdadır. Emekçilere ve emeğin kazanılmış haklarına düşman olan saray rejiminin sermayenin çıkarları uğruna yaptığı düzenlemeleri kabul etmiyoruz! Bugün turizmde başlayan köleleştirme atılımının turizm sektöründen sonra inşaattan madene, büro çalışanlarından ulaşıma her sektöre yaygınlaştırılmak isteneceğini biliyoruz.
Dinlenmek, sevdikleriyle vakit geçirmek, tatil yapmak, kendine vakit ayırmak tüm emekçilerin hakkıdır. Emekçilerin bu hakkına göz dikmek ne hukuki olarak ne vicdani olarak kabul edilemez. Anayasa Mahkemesi’nin 13 Temmuz 1977 tarihli kararı şunu söyler: ‘Bir hafta olağan biçimde çalışıp yorulan kimsenin hafta sonunda dinlenmesi, onun insanlık haysiyetine yaraşır bir yaşayış düzeyine erişmesi için bugünkü uygarlık dünyasında vazgeçilmez bir koşul sayılmaktadır. İnsanca yaşamanın gerekli koşullarından birisi de olağan biçimde çalışan işçilerin hafta sonu dinlenmesidir.’
Bugün buradan iktidara hatırlatıyoruz: Emekçilerin haklarını yok saydığınız, emekçileri köleleştirmeye çalıştığınız, emeği hedef alan her politikanızda ve hareketinizde karşınızda işçi sınıfının partisini, Türkiye İşçi Partisi’ni bulacaksınız! Bir avuç sermayedarın çıkarı uğruna bu memleketi alın teriyle, emeğiyle var eden emekçilerin haklarını yok sayanlar bilmelidir ki; işçi sınıfının direnerek kazandığı haklardan taviz vermeyeceğiz. Türkiye İşçi Partisi olarak bugün turizmde, yarın diğer tüm sektörlerde emekçileri köleleştirmeye çalışan kölelik yasasının peşini bırakmayacağız, kapitalizmin kazanç hırsına canımızı feda etmeyeceğiz!”
