Rize
Az bulutlu
weather
11°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Rize Haber Yerel Haberler İzmir'de CHP'de Tugay dönemi: Güç dengeleri değişiyor, eski kalıntılar siliniyor

İzmir'de CHP'de Tugay dönemi: Güç dengeleri değişiyor, eski kalıntılar siliniyor

CHP İzmir'de Tugay'ın yükselişi, uzun süredir hakim olan güç dengelerini sarsarak yeni bir siyasi dönüşüm yaratıyor. Eski yönetim kadroları geri planda kalırken, Tugay sesiyle değil eylemiyle etki kuruyor, parti içi mücadele mahkeme salonlarına kayabilir.

Okunma Süresi: 2 dk

CHP İzmir’de uzun yıllar boyunca “bu iş bizim” havasıyla sahaya çıkan ikili, bugünlerde o havayı kaybetmişe benziyor. Mahalle mahalle, sokak sokak örgütün nabzı artık Tugay diyor. Üstelik Tugay bunu ne yumruğunu masaya vurarak yapıyor ne de eski usul hizip hesaplarıyla. Sessiz, sakin ama kararlı bir şekilde İzmir’deki güç merkezine yerleşiyor.

Yıllar boyunca örgütü parmaklarında çevirenler şimdi hangi ilçede hangi delegenin hangi eğilimde olduğunu öğrenmeye çalışıyor. Oysa bir zamanlar telefon açmadan liste yazdırabiliyorlardı. Şimdi? Liste bile göremiyorlar.

Murat Bakan’ın etkili çıkışları, Deniz Yücel’in örgütsel birikimi elbette hafife alınmaz. Ancak CHP’nin İzmir sahnesinde rüzgâr artık başka bir yöne esiyor. Tugay, “ben de buradayım” demedi; sadece yürüdü. Diğerleri bakakaldı.

Ve gelelim eski genel başkan ekibine…

Tugay’ın yükselişi, sadece yerel güçleri değil, Kılıçdaroğlu döneminin İzmir’deki kalıntılarını da silmeye başlamış durumda. Mahir Polat, Rıfat Nalbantoğlu, Sevda Erdan Kılıç gibi isimlerin, bugünkü dengelerde adı bile geçmiyor. Görünen o ki, siyasi mücadele sahada değil; bu saatten sonra en fazla mahkeme salonlarında, “parti içi demokrasi” başlıklı dilekçelerle sürecek.

Kısacası; İzmir’de siyaset yavaş yavaş yeniden yazılıyor. Tugay için manzara açık, hava güneşli. Yücel ve Bakan içinse… sisli, puslu ve bol bol düşünceli. Kılıçdaroğlu ekibi içinse… iş artık hukuka kalmış olabilir.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *