İzmir, son yılların en kurak yaz mevsimini yaşarken, şehrin içme suyu ihtiyacını karşılayan barajlardaki su seviyeleri alarm veriyor. Gördes Barajı tamamen kururken, Tahtalı Barajı da kritik sınırda bulunuyor. İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan, "Gördes Barajı kurudu. Tahtalı’yı da kaybedersek, İzmir’in içme suyu arzında ciddi sorunlar yaşanır" diyerek vatandaşları su kullanımında tasarrufa çağırdı.
Barajlardaki su miktarında geçen yıla göre yarıdan fazla azalma
İzmir’de içme suyu sağlayan altı büyük barajda Temmuz 2025 itibarıyla kullanılabilir su miktarı, geçen yılın aynı dönemine göre ortalama yüzde 50’den fazla azaldı. Şehrin önemli su kaynaklarından Gördes Barajı’ndan artık su temin edilemiyor. Geçen yıl Temmuz ayında yüzde 24,33 doluluk oranına sahip olan Tahtalı Barajı ise bu yıl yüzde 9,69’a geriledi.
İZSU Genel Müdürü’nden kritik uyarı: Tahtalı Barajı’nın önemi
Su krizinin sadece iklim değişikliğinden kaynaklanmadığını, aşırı su kullanımı, nüfus artışı ve küresel ısınmanın etkisinin de büyüklüğünü artırdığını belirten İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan, “Gördes Barajı tamamen tükendi, yeraltı su kaynaklarında da sıkıntılar yaşanıyor.
Tahtalı Barajı’nın da kuruması halinde İzmir ciddi sıkıntılarla karşı karşıya kalacak. Bu nedenle suyu tasarruflu kullanmak hayati önem taşıyor” dedi. Erdoğan, ayrıca Aliağa’daki Güzelhisar Barajı’ndan su temini için protokoller imzalandığını ifade etti. Vatandaşlardan yüzde 10 oranında su tasarrufu yapılmasının dahi önemli fark yaratacağını belirtti.
Yeraltı suları ve yenileme çalışmaları
Yeraltı su kaynaklarının da kuraklık nedeniyle azaldığını söyleyen Erdoğan, Göksu-Sarıkız ve Halkapınar bölgelerinde açılan yeni kuyularla bu kayıpların telafi edilmeye çalışıldığını aktardı. Elimizde kalan son büyük rezervuar olan Tahtalı Barajı’nı yeni yağış dönemine kadar korumanın öncelikli hedefleri olduğunu vurguladı. Gerekirse, vatandaşların yaşamını en az etkileyecek biçimde planlı su kesintilerine başlanacağını kaydetti.
İklim krizinin İzmir’deki derin etkileri
Erdoğan, İzmir’in küresel iklim krizinden en çok etkilenen şehirlerden biri olduğunu ifade etti. İklim bilimcilerin “geri dönülmez eşik” olarak nitelendirdiği 1,5 derece sıcaklık artışının şehrin su kaynakları üzerindeki olumsuz etkilerinin giderek derinleştiğini belirtti. 2008’de benzer bir kuraklık yaşandığını ancak o dönemin ocak ayı yağışlarıyla kriz atlatıldığını hatırlatan Erdoğan, mevcut kuraklığın ise çok daha ciddi boyutta olduğunu dile getirdi. Son 5 yıldaki yağış verileri, son 4 yılda baraj doluluklarının ciddi oranda azaldığını gösteriyor.
Kademeli fatura sistemi ve su tasarrufu
Kademeli su faturası sisteminin, yüksek tüketimi önlemeye yönelik bir uygulama olduğunu belirten Erdoğan, vatandaşların su tüketim alışkanlıklarını değiştirmesi gerektiğini vurguladı. İZSU, park ve bahçelerde de su sayaçlarını sökerek tasarrufa katkı sağlamayı amaçlıyor. Erdoğan, yüzde 10 tasarruf sağlanması halinde su kesintilerinin minimumda tutulabileceğini ifade etti.
Baraj doluluk oranlarındaki gerileme
Temmuz 2025 verilerine göre, İzmir’in altı büyük barajındaki doluluk oranları geçen yıl ile kıyaslandığında şu şekilde gerçekleşti:
Evde su tasarrufu için öneriler
Uzmanlar, şehir genelinde uygulanacak basit tasarruf önlemlerinin su kaynaklarının korunmasına önemli katkı sağlayacağını belirtiyor. Evlerde alınabilecek önlemler şöyle sıralanıyor:
Duş süresini 5 dakikayla sınırlandırmak.
Diş fırçalarken musluğu kapatmak.
Bulaşık ve çamaşır makinelerini tam dolu çalıştırmak.
Bahçeyi sabah erken ya da akşam saatlerinde sulamak.
Damlayan muslukları onarmak.
Gereksiz su kullanımlarından kaçınmak.
