35 ülkeden bilim insanı ve sağlık uzmanlarının bir araya geldiği kongre, organ nakli alanında elde edilen 50 yıllık bilimsel başarıları kutladı. Türkiye’nin bu konuda öncülüğü bir kez daha gözler önüne serildi. Hacettepe Üniversitesi'nden Prof. Dr. Mehmet Haberal’ın öğrencisi olan Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, Diyanet İşleri Eski Başkanları Tayyar Altıkulaç ve Mehmet Nuri Yılmaz gibi önemli isimler etkinliğe katıldı.
Sağlık Bakanı'nın Övgü Dolu Sözleri
Kongrede Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, hocası Prof. Dr. Mehmet Haberal'a övgü dolu ifadelerle teşekkür etti. Memişoğlu, "Haberal hocamız, Türkiye’nin beşeri sermayesidir. Yarım yüzyıl boyunca yalnızca ülkemize değil, çevre ülkelerimize de bilgi ve deneyimiyle yol göstermiştir." dedi. Sağlık Bakanı, Türkiye'nin sadece kendi vatandaşlarına değil, aynı zamanda komşu ülkelere de organ nakli konusunda eğitim vererek, doğrudan operasyonlara katılan bir insan gücüne sahip olduğunu belirtti. Bu başarının, Prof. Dr. Haberal'ın liderliğinde gerçekleştirilen adımların bir sonucu olduğunu ifade etti.
Haberal'ın Başarı Hikayesi
Bakan Memişoğlu, Haberal'ın 1975 yılında Türkiye'de ilk böbrek naklini ve 1988 yılında ilk karaciğer naklini gerçekleştirdiğini hatırlatarak, "Bugün ülkemizin dört bir yanında hayat kurtaran her doktor, bir şekilde Haberal hocamızın açtığı yolu takip etmektedir." şeklinde konuştu. Prof. Dr. Haberal, Türkiye’nin organ nakli alanında 50 yıllık bir başarı öyküsü yazdığını vurguladı ve bu başarının bir devrim niteliği taşıdığını söyledi. 3 Kasım 1975 tarihinde Hacettepe Üniversitesi’nde gerçekleştirdikleri ilk başarılı organ naklinin sadece tek bir hastaya değil, milyonlarca insana umut olma niteliğine sahip olduğunu ifade etti.
Kongrenin İlerici Temaları
Dört gün süren kongre, bilimin sınır tanımadığını gösterirken, 35 ülkeden katılan bilim insanları etik ilkeler, organ bağışı bilinci ve yenilikçi cerrahi teknikler üzerine bilgi alışverişinde bulundu. Prof. Dr. Haberal oldukça önemli bir noktaya dikkat çekerek, bu uluslararası dayanışmanın "bilimin ortak vicdanı" olduğunu vurguladı. "Bizler yalnızca hekim değiliz, insanlığın acısını azaltmak için çalışan bilim insanlarıyız." dedi. Kongre, birçok yeni çözüm önerisini ve bilimsel yaklaşımı beraberinde getirdi ve katılımcılara faydalı bilgiler sağladı.
Atatürk’e Şükran
Kongre sonunda Haberal, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e ve Cumhuriyetin öncüsü bilim insanlarına derin bir şükran sunarak, "Bugün özgür bir şekilde bilim yapabiliyorsak, bu Atatürk’ün bize bıraktığı en büyük mirastır." dedi. Bunun yanı sıra, organ bağışının etik ve vicdani bir sorumluluk olduğunu belirtti. Organların yitip gideceği bir tarafta, o organlara muhtaç hastaların bulunduğunu dile getirerek, "Organ bağışı, bir yaşamın yeniden başlaması demektir." şeklinde önemli bir çağrı yaptı.
Kongre Sonrası Kutlama
Kongrenin ardından düzenlenen gala programında, Rizeli Prof. Dr. Mehmet Haberal ve Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu'nun birlikte horon oynaması, katılımcılardan büyük alkış aldı. Bilimde ve sanatta öncü kimlikleriyle tanınan Prof. Dr. Haberal, hem bilimin hem de kültürün öncüsü olduğunu bir kez daha göstermiş oldu. Ankara Kızılcahamam'daki Patara Otel'de dört gün süren MESOT 19. Kongresi, Türkiye’nin organ nakli konusundaki 50 yıllık başarı hikayesine yakışır bir şekilde son buldu. Prof. Dr. Mehmet Haberal, bir kez daha Türkiye’nin adını bilimin zirvesine taşıma şansı elde etti, bu alandaki öncülük mirasını gururla devam ettirmiştir.