Sahte diploma ve evrakta sahtecilik skandalının yankıları sürüyor. DEM Parti İstanbul Milletvekili Cengiz Çiçek, sahte diploma ve belge düzenleyen organize suç şebekesine dair Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturmanın ardından, kamu kurumlarının ihmal ve sorumluluklarının araştırılması için Türkiye Büyük Millet Meclisine araştırma önergesi sundu. Çiçek, önergesinde sadece bireysel suçların değil, devletin denetim ve hesap verebilirlik mekanizmalarının da çökme noktasına geldiğini belirtti.
Çiçek, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın 4 Ağustos 2025 tarihli sosyal medya paylaşımına atıf yaparak, “Soruşturma kapsamında 57 üniversite diploması, dört lise diploması ve 108 sürücü belgesinin sahte olduğu tespit edilmiştir” bilgisini aktardı.
Üniversite sistemlerine sızıldı, sahte mezuniyet kayıtları oluşturuldu
Sahtecilik faaliyetlerine ilişkin iddianamelerde yer alan bilgileri de paylaşan Çiçek, elektronik sertifika sağlayıcıları TÜRKTRUST ve E-İMZATR üzerinden, Adana, Mersin, Hatay, Ankara ve İstanbul’da sahte kimliklerle e-imzalar üretildiğini söyledi. Bu e-imzalar kullanılarak çeşitli üniversitelerin sistemlerine girildiğini ve sahte mezuniyet kayıtları ile sınav sonuçlarının düzenlendiğini ifade etti.
Çiçek, olayın yalnızca hukuki değil; aynı zamanda etik ve vicdani sınırları da ihlal ettiğini söyledi. İddianamelere göre, 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş merkezli depremlerde hayatını kaybeden bazı avukatların kimlik bilgilerinin kullanılarak sahte diplomalar üretildiğini aktardı. Bu durumun kamu yönetiminin sorumluluk bilincini yitirdiğini gözler önüne serdiğini vurguladı.
Sahtecilik geçmişi olan kişi doktora programına alındı
Çiçek, suç şebekesinin lideri olduğu iddia edilen Ziya Kadiroğlu’nun daha önce ‘KPSS çetesi’ ve ‘sahte diploma çetesi’ davalarında ceza aldığını, buna rağmen Düzce Üniversitesi’nde doktora programına kabul edildiğinin öne sürüldüğünü belirtti. Bu örnek, kamu denetim sistemlerindeki zaafiyetin somut göstergesi olarak değerlendirildi.
Çiçek, kamuoyunda yaklaşık 400 akademisyen ve 40 milletvekilinin sahte belgelerle göreve başladığı yönünde iddiaların yer aldığını, bu iddiaların resmen doğrulanmamış olmasına rağmen soruşturmanın siyasete uzanan boyutlarının ciddi şüphelere neden olduğunu ifade etti.
BTK’nin sessizliği tepki çekti
İddianamelerde BTK’nın üst düzey yöneticilerine ait e-imzaların kopyalandığına yönelik ifadelerin yer aldığını hatırlatan Çiçek, buna rağmen kurumun kamuoyuna bir açıklama yapmamasının güven krizini derinleştirdiğini savundu.
Türkiye’de benzer suç yapılarına dair örneklerin giderek arttığını vurgulayan Çiçek, yakın geçmişte ortaya çıkan “yeni doğan bebek çetesi” olayına atıf yaparak, ülkenin bu tür organizasyonların üreticisi haline geldiğini öne sürdü.
Araştırma Komisyonu çağrısı yapıldı
Çiçek, Meclis’in devreye girmesinin zorunlu hâle geldiğini belirtti. Sahte belge ve diploma şebekesinin faaliyetlerinin, kamu kurumlarının rolünün, dijital sistemlerdeki açıkların ve siyasi sorumluluk zincirinin araştırılması; buna karşı kalıcı ve şeffaf önlemler geliştirilmesi amacıyla bir Meclis Araştırma Komisyonu kurulması gerektiğini ifade etti.