Rize
Az bulutlu
weather
11°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Rize Haber Yerel Haberler Terörsüz Türkiye için ortak sorumluluk vurgusu: Güvenlik, birlik ve ekonomik iyileşme şart

Terörsüz Türkiye için ortak sorumluluk vurgusu: Güvenlik, birlik ve ekonomik iyileşme şart

Prof. Dr. Avşar, terörle mücadelenin yalnızca güvenlik güçlerinin değil, tüm toplumun sorumluluğu olduğunu vurguladı. Terörün Türkiye’nin kalkınmasını geciktirdiğine dikkat çekerken, terörsüz bir Türkiye’nin tarihî bir zorunluluk olduğunu belirtti. Siyasi birlik ve toplumsal dayanışma ise bu mücadelenin temel taşlarıdır.

Okunma Süresi: 3 dk

Türkiye’nin, yakın tarihinin en ağır yüklerinden biri olan terör prangasından kurtulmak üzere önemli bir mücadele yürüttüğünü belirten Prof. Dr. Avşar, bu çabanın yalnızca güvenlik güçlerinin değil, toplumun tüm kesimlerinin ortak sorumluluğu olduğunu söyledi.

“Terör, Türkiye’nin enerjisini tüketti”

Avşar, terörün yaklaşık yarım asırdır ülkenin kalkınma hamlelerini geciktirdiğini, maddi ve manevi büyük bedellere yol açtığını ifade ederek, “Türkiye’nin lider ülke olma vizyonu, yalnızca ekonomik ya da askerî güçle değil, iç barış ve güvenliğin teminiyle mümkündür. Bu nedenle terörsüz bir Türkiye, bir tercih değil, tarihî ve stratejik bir zorunluluktur” dedi.

“15 Temmuz, bu iradenin dönüm noktasıdır”

15 Temmuz darbe girişiminin, terörün en ağır biçimlerinden biri olduğunu hatırlatan Avşar, o gece milyonlarca insanın sokağa çıkarak millet iradesini savunduğunu ve teröre karşı topyekûn bir direniş sergilendiğini belirtti. Avşar, “15 Temmuz sonrası oluşan toplumsal mutabakat, terörle mücadelenin ortak zemini olmalıdır” diye konuştu.

“Şehit aileleri ve gaziler en ağır bedeli ödedi”

Terörle mücadelede en büyük fedakârlığı şehit aileleri ve gazilerin yaptığını söyleyen Prof. Dr. Avşar, bu kesimlerin yaşadığı acıların tekrarlanmaması için terörün tamamen ortadan kaldırılması gerektiğini ifade etti. “Terör yalnızca can almıyor; geride kalanların umutlarını ve yaşama enerjilerini de törpülüyor. Bu nedenle terörsüz Türkiye, aynı zamanda bir ahlaki sorumluluktur” dedi.

“Terörle mücadele siyasetin üstündedir”

Terörle mücadelede siyasi birlik ve toplumsal dayanışmanın önemine de dikkat çeken Avşar, muhalefetin bu sürece aktif katılım göstermesinin, siyasetin millete karşı sorumluluk bilinciyle hareket ettiğini göstereceğini belirtti. Terörün, siyasi tartışmaların ötesinde, millî güvenlik meselesi olduğunu vurguladı.

“Terör ekonomiyi, demografiyi ve toplum psikolojisini sarstı”

Prof. Dr. Avşar, Türkiye’nin terör nedeniyle on binlerce evladını şehit verdiğini, yüz milyarlarca dolarlık ekonomik kayba uğradığını ve kırsal alanların boşalmasından şehirlerdeki plansız büyümeye kadar birçok yapısal sorunla karşılaştığını söyledi. Buna karşın, terörsüz bir Türkiye’nin önümüzdeki yıllarda ekonomik, sosyal ve psikolojik anlamda ciddi bir iyileşme süreci başlatacağını kaydetti.

Terörün, uluslararası ilişkilerde bir şantaj aracı olarak kullanıldığını dile getiren Avşar, terörsüz bir Türkiye’nin küresel diplomaside daha bağımsız ve etkin bir aktör olacağını ifade etti. Türkiye’nin dış politikasının daha ilkeli bir zeminde şekillenebileceğini, enerji hatlarının ve ticaret yollarının güvenliğinin sağlanabileceğini belirtti.

Prof. Dr. Zakir Avşar, konuşmasını şu sözlerle tamamladı: “Terörsüz Türkiye, milletin fedakârlıkları, devletin kararlılığı ve siyasetin sorumluluk bilinciyle ulaşılabilir bir hedeftir. Bu hedef, yalnızca terörün değil, kaybedilen canların, ertelenen hayallerin ve yitirilen fırsatların telafisi anlamına gelecektir. Türkiye’yi daha güvenli, adil, müreffeh ve güçlü kılacak yol budur.”

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *