Türkiye'de emekli olmak, birçok birey için yeni bir yaşam dönemine giriş anlamına geliyor. Ancak, emeklilik sonrası çalışmaya devam etmenin önündeki yasal engellerin bulunmaması, pek çok emeklinin yeniden iş hayatına dönüş yapmasına olanak tanıyor.
Emeklilik Sonrası Çalışmayı Tercih Edenlerin Sayısı Artıyor
Emekli olduktan sonra çalışma hayatına katılan bireylerin sayısının yüksek olmasının birçok sebebi var. En önemli etkenlerden biri, emekli maaşlarının genellikle çalışma hayatındaki gelirlerin altında kalmasıdır. Birçok emekli, yaşam standardını korumak ve maddi kayıplarını telafi etmek amacıyla yeniden iş bulma yoluna gidiyor. Bunun sonucunda, emeklilik sonrası çalışmaya devam edenlerin sayısı giderek artış gösteriyor. Ancak bu durum, bazı olumsuz sonuçları da beraberinde getiriyor. Emeklilerin yeniden çalışması halinde, Sosyal Güvenlik Destek Primi (SGDP) kesintisi uygulanmakta. Bu kesinti, emekli maaşlarını olumsuz etkileyerek, emeklinin aldığı toplam geliri düşürmektedir.
Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi Nedir?
Türkiye'de emeklilik hayatını desteklemek üzere hayata geçirilecek olan Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES), emeklilerin ek gelir elde etmelerine yardımcı olacak bir yapı sunuyor. Hem mevcut çalışanlar hem de emekli olup çalışmaya devam edenlerle birlikte, sistem tüm çalışanların faydalanabileceği bir seçeneği sunacak. TES'in temel amacı, emeklilik maaşlarının yanında, ek bir gelir kaynağı oluşturarak yaşam standartlarını yükseltmektir. Bu sistemin detayları oldukça önemlidir. Çalışanlar, sıkı bir prim ödeme düzenine tabi olacak ve Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) dışındaki bir sistem üzerinden emeklilik birikimi yapacaklar. Bu sayede, SGK'ya ek prim ödemeleri ile birlikte, çalışanlar doğrudan ikinci bir emekli maaşı alma fırsatına kavuşacak.
Sistem Nasıl İşleyecek?
Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi, mevcut Otomatik Katılım Sistemi (OKS) çerçevesinde tasarlanmıştır; ancak, yeni modelde bazı zorunluluklar öne çıkmaktadır. İlk olarak, çalışanların brüt maaşlarının en az %3’ü oranında bir prim kesintisi yapılacaktır. Buradan elde edilen gelir, hem çalışanın bireysel emeklilik hesabına gidecek hem de işveren ve devlet tarafından ek katkılarla desteklenecektir. İşveren, çalışanların ödediği tutara denk bir katkı sağlarken, devlet de toplam primin %30’u kadar ilave destek sunacak. Bu üçlü katkı modeli hedeflenerek, çalışanların emeklilik zamanında daha yüksek birikim elde edecekleri öngörülmektedir. Böylece, gelecekteki maddi kayıplarını telafi etme düşüncesiyle, daha güvenli bir emeklilik dönemi geçirmeleri amaçlanmaktadır.
Emeklilik İçin Hangi Çalışma Şartları Geçerli Olacak?
Yeni sistemde emekli olabilmek için bazı gerekli şartlar bulunmaktadır. Mevcut bireysel emeklilik sistemi gereği emeklilik yaşı 56 olarak belirlenmiştir. Ancak, Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi kapsamında en az 10 yıl süreyle sisteme katılma zorunluluğu da bulunmaktadır. 56 yaşına ulaşan bireyler, emeklilik kıriterlerini yerine getirdiklerinde emekli olma hakkına sahip olabilecek. Bunun yanı sıra, 2000 yılı sonrası SGK’ya giriş yapmış olan çalışanlar için de 7.000 prim günü ve kadınlarda 58, erkeklerde 60 yaş şartı geçerli. Tamamlayıcı emeklilik, bu çalışanların da SGK'in tamamen devrede olduğu bir düzende alternatif bir maaş kaynağı elde etmelerinin önünü açıyor.
Sistem SGK ile Etkileşim Halinde Mi?
Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) ile doğrudan bir rekabet içinde değil, aksine onu tamamlayıcı bir işleyişe sahip olacak. Emeklilik maaşları, SGK’dan alınmaya devam edecekken, çalışanlar ikinci bir gelir kaynağı için TES’e dahil olabilecekler. Bu da demektir ki, SGK sistemine giren bir birey, TES’e katılmasıyla birlikte SGK’dan çıkmak zorunda değildir. Bu yapısı sayesinde çalışanlar, hem SGK hem de tamamlayıcı emeklilik sistemine prim ödemekle yükümlü olacaklar. Böylece, emeklilik döneminde ek bir gelir kaynağı oluşturarak, daha huzurlu bir yaşama zemin hazırlayacaklardır.
İkinci Emeklilikten Nasıl Gelir Elde Edilecek?
Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi, emeklilik noktası geldiğinde bireylere alternatif seçenekler sunacak. Emekli olma süresi sonunda, iki farklı ödeme modeli tercih edilebilecek: biri aylık düzenli maaş alma, diğeri ise toplu para çekme imkanını değerlendirme. Böylelikle, her birey kendi maddi ihtiyaçlarına ve gereksinimlerine uygun bir tercih yaparak, daha rahat bir emeklilik dönemi geçirme şansına sahip olacak. Bu esneklik, bireylerin ekonomik durumlarını daha iyi yönetmelerini sağlarken, aynı zamanda emekliliğin getirdiği yükümlülüklere daha hazırlıklı olmalarına katkıda bulunacaktır.
Emekli Çalışanların Hakları Korunacak mı?
Yeni sistemin getireceği en önemli avantajlardan biri, emekli olduktan sonra çalışanların, diğer çalışanlarla eşit haklara sahip olmaya devam edebilmesidir. Bu doğrultuda, kıdem tazminatı, izin hakları ve işe geri dönüş hakları gibi konular korunmaktadır. Ayrıca, 50 yaş üstündeki emekli çalışanlar için en az 20 gün izin kullanma zorunluluğu olacaktır. Ancak emekli oldukları halde çalışma hayatında yer alan bireyler, geçici iş göremezlik ödeneğine yalnızca iş kazası veya meslek hastalığı durumunda mümkün olabileceklerdir. Sonuç olarak, Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi, emekli çalışanların gelir kaybı yaşamalarını engellemek için önemli bir adım olarak değerlendirilmektedir. 2025'te devreme girmesi beklenen bu sistem, emeklilik planlarını güçlendirecek ve çalışanlara ek fırsatlar sunacaktır.