Develi, mevcut sistemin geçmiş yıllara göre önemli ölçüde değiştiğini hatırlatarak, “2000’li yıllardan önce aylık bağlama oranı %76’lara kadar çıkmıştı. 2008’de bu oran %50’ye düştü ve bugün bazı durumlarda %30 seviyelerine kadar gerileyebiliyor. Bu oran, emekli olduktan sonra alınacak maaşı belirliyor” ifadelerini kullandı.
Yeni sistemin temel amacının, mali yük getirmeden sosyal güvenlik fonunun sürdürülebilirliğini sağlamak olduğunu söyleyen Develi, “Yaşam süresi uzuyor, bu da insanların daha uzun süre sistemde kalmasını gerektiriyor. ‘Gümüş ekonomi’ dediğimiz kavram da tam olarak bu: belli bir yaş üstü bireylerin üretimde yer almaya devam etmesi. Sistem, daha uzun süre çalışan ve daha fazla prim ödeyenlerin daha yüksek emekli maaşı almasını teşvik edecek şekilde yeniden yapılandırılıyor” dedi.
Develi, doğum oranlarının düşmesi ve yaşam süresinin uzamasıyla birlikte sosyal güvenlik sisteminde denge ihtiyacının kritik olduğuna dikkat çekerek, “Doğum oranları azalırken ömür uzuyor. Bu durumda çalışanların sistemde daha uzun kalması, fonun sürdürülebilirliği için kritik. Yeni düzenleme, hem sistemi dengelemeyi hem de bireysel maaşları artırmayı hedefliyor” şeklinde konuştu.
Aşamalı olarak hayata geçirilmesi beklenen yeni düzenlemenin, halihazırda çalışan ve prim ödeyen herkesi kapsayacağını belirten Develi, “Amaç, mali yükü artırmadan daha fazla prim birikimi sağlamak ve buna paralel olarak emeklilikte daha yüksek gelir elde edilmesini mümkün kılmak” ifadelerini kullandı.