Mevzu Rize Genel Ekrem İmamoğlu yine şaşırtmadı! Batı medyasına sığınıp yalvardı: Yolsuzluğunu anlatan tanıklardan yakındı!

Ekrem İmamoğlu yine şaşırtmadı! Batı medyasına sığınıp yalvardı: Yolsuzluğunu anlatan tanıklardan yakındı!

Rüşvet ve yolsuzluktan tutuklu olan eski İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu yine İngilizlere sığınarak Türkiye'yi şikayet etti. İBB'nin kasasını boşaltan örgütün sorumlusu olan İmamloğlu, İngiliz The Guardian'daki yazısında "Türkiye'de demokrasi en tehlikeli dönemine girmiş durumda" ifadeleriyle kurtarılmak için Batı'ya yalvardı.

Okunma Süresi: 3 dk

Ekrem İmamoğlu, İngiliz The Guardian gazetesinde yayımlanan bir makalesinde Türkiye'deki demokrasinin en kritik dönemine girdiğini ifade etti. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ile ilgili yolsuzluk soruşturmaları sürerken, 19 Mart tarihinde yolsuzluğun baş sorumlusu olarak tutuklanan İmamoğlu, sık sık Batı medyasında Türkiye'nin durumunu eleştiriyor. İmamoğlu'nun bu seferki durağı İngiltere oldu ve burada yayınladığı yazıda Türkiye’deki siyasi baskılara dikakt çekti.

Örgütlü Siyasi Baskılar

İmamoğlu, makalesinde kendisinin de dahil olduğu tanıkların ifadelerine dayanarak hüküm giydiğini belirtti. "Türkiye'de demokrasi en tehlikeli dönemine girmiş durumda" cümlesiyle başladığı yazısında, muhalefet belediye başkanlarının hapse atıldığını ve İstanbul'daki birçok seçilmiş başkanın görevden alındığını ifade etti. Adana’dan Antalya’ya, İstanbul’da çalışan belediye personeline kadar uzanan baskının varlığına dikkat çeken İmamoğlu, Türkiye’deki muhalefetin susturulmaya çalışıldığını savundu. Gazeteciler, akademisyenler ve gençlerin de sürekli olarak siyasi olarak hedef alındığını dile getirirken, Avrupa Konseyi gençlik delegesi Enes Hocaoğulları'nın sadece fikirlerinden dolayı tutuklanmasını örnek gösterdi. Bu örnekler, Türkiye'de ifade özgürlüğünün ciddi tehdit altında olduğunu ortaya koyuyor.

Siyasi Çoğulculuğun Sonu

İmamoğlu, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) içindeki kurultay davalarına da değinerek, İstanbul il kongresinin iptal edilmesi ve il başkanının yerine kayyum atanmasının siyasi çoğulculuğun sona erdiği anlamına geldiğini belirtti. Bu gelişmelerin, Türkiye’deki demokratik yapının ne kadar tehlikede olduğunu gözler önüne serdiğini ifade eden İmamoğlu, iktidarın muhalefeti sindirmek için yürüttüğü bu tür uygulamaların, toplumun geleceğini tehdit ettiğini vurguladı. Türkiye'nin demokratik geçmişinin ve özgürlük mücadelesinin, ülkenin içinde bulunduğu durumun şok edici bir yansıması olduğunu dile getirdi.

Demokratik Geçiş İçin Yol Haritası

İmamoğlu, CHP’nin önümüzdeki dönem için hazırladığı 'demokratik geçiş' yol haritasına da değindi. Seçimlerin kazanılması, ekonominin istikrara kavuşturulması, yargı bağımsızlığının sağlanması, yolsuzlukla mücadele gibi temel maddeleri sıralayan İmamoğlu, sosyal hakların genişletilmesi ve kurumlara olan güvenin yeniden inşası için öncelik sıralaması yaptı. Türkiye’nin yalnızca kendi demokrasi mücadelesinin değil, global çapta demokrasi, özgürlük ve adalet mücadelesinin de önemli bir parçası olduğunu savunan İmamoğlu, bu sorunların sadece Türkiye’yi değil, tüm dünyayı etkilediğine vurgu yaptı. Bu bağlamda halkın iradesinin zafer kazanacağına olan inancını ifade etti.

Son Sözler ve Gelecek Umutları

İmamoğlu, öfkelerini stratejiye dönüştürmeleri gerektiğine inanıyor ve bunun gerçekleşmesi durumunda yalnızca kendi demokrasilerini değil, dünyadaki demokratik değerleri de yeniden canlandıracaklarını belirtti. Bu tür bir dönüşümün pek çok zorluğu beraberinde getirdiğini kabul eden İmamoğlu, toplumsal dayanışmanın ve birliğin önemine dikkat çekti. Kendi ifadesiyle, bu süreçte atılacak adımlar, sadece Türkiye’nin geleceği için değil, tüm dünyadaki demokrasi ve özgürlük mücadelesi için kritik bir öneme sahip olacak. Başarı elde ettiklerinde, sadece kendi ülkelerinde değil, küresel anlamda da olumlu değişiklikler yaratabileceklerini vurguladı.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *