Rize
Açık
weather
16°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Rize Haber Yaşam Kanser tedavisinde devrim yaratacak nano-taşıyıcı projesi İzmir'den çıktı!

Kanser tedavisinde devrim yaratacak nano-taşıyıcı projesi İzmir'den çıktı!

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi’nden Doç. Dr. Gülşah Erel Akbaba, mRNA teknolojisiyle kanser hücrelerini hedefleyen yenilikçi bir nano-taşıyıcı geliştirme projesiyle dikkat çekti. Proje, Türkiye'nin biyoteknoloji alanındaki ilerlemesine önemli katkılar sağlamayı amaçlıyor.

Haberleri
Okunma Süresi: 3 dk

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Eczacılık Fakültesi'nden Doç. Dr. Gülşah Erel Akbaba, kanser tedavisinde devrim yaratabilecek özel bir nano-taşıyıcı geliştirme projesiyle dikkatleri üzerine çekti. TÜBİTAK Bilim İnsanı Destek Programları Başkanlığı (BİDEB) 2247-D Ulusal Genç Liderler Araştırmacı Programı tarafından 'Türkiye'nin 7 Genç Lider Araştırmacısından' biri olarak desteklenen Doç. Dr. Akbaba, laboratuvar çalışmalarına hız kesmeden başladı.

Gen ve Hücre tedavileri

Toplam 8.5 milyon TL bütçeli "Tümöre hedeflenebilir mRNA yüklü ekstraselüler vezikül-lipozom hibritlerinin geliştirilmesi ve antikanser etkinliğinin in vitro/in vivo değerlendirilmesi" başlıklı projenin yürütücüsü olan İKÇÜ Eczacılık Teknolojisi Bölümü Farmasötik Biyoteknoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gülşah Erel Akbaba, Türkiye'nin biyoteknoloji ve gen tedavisi alanındaki ilerlemesine katkı sunmayı amaçladığını belirtti.

Doç. Dr. Akbaba, daha önce yerli COVID-19 aşısı geliştirilmesi, Alzheimer ve diğer beyin hastalıklarına yönelik biyoteknolojik tedavi yaklaşımları gibi önemli araştırmalarda yer aldığını vurguladı. 2017'de TÜBİTAK bursuyla Harvard Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Departmanı'nda beyin kanseri üzerine çalıştığını, geçtiğimiz yıl da University of Connecticut'ta piezoelektrik sistemler ve mikroiğneler alanında doktora sonrası araştırmacı olarak görev yaptığını ekledi. Bu süreçte ABD'deki "Gen ve Hücre Tedavileri" alanındaki gelişmeleri yakından takip etme ve bizzat içinde yer alma fırsatı bulduğunu belirten Akbaba, ülkesinin genç araştırmacılara sunduğu imkanlar ve üniversitesinin desteğiyle çalışmalarını toplum sağlığı adına ilerletme gayesinde olduğunu dile getirdi.

Kanser hücrelerine doğrudan hedefleme: mRNA teknolojisi

Araştırmasında, kanser ilaçlarını tümör bölgesine daha etkili bir şekilde ulaştırmak için özel bir nano-taşıyıcı üzerinde çalıştığını ifade eden Doç. Dr. Erel Akbaba, üç yıl sürecek laboratuvar aşamasının başladığını aktardı. Projenin detaylarını paylaşan Akbaba, "Tümör bölgesinde bazı proteinlerin kaybı oluyor. Başladığım bu çalışma, bir nanopartikül ile tedavide kullanılan biyoteknolojik ilaçları hücre içine taşımayı ve kanserle savaşacak proteinlerin kaybını önlemeyi hedefliyor. Bu taşıyıcının, kanser hücrelerini hedef alarak, ilgili bölgeye tedavi edici mRNA'ları taşıması amaçlanmaktadır. Özellikle PTEN gen ekspresyonunun azaldığı kanser türlerinde (meme, prostat, beyin vb.) bu ekspresyonu artırmak için PTEN mRNA'sı geliştirilecek hibrit taşıyıcıya yüklenecek ve etkinlik değerlendirme çalışmaları gerçekleştirilecektir," diye konuştu.

Yüksek katma değerli inovasyon

Genç bilim insanları olarak ülkemiz için yüksek katma değerli yenilikçi teknolojiler ve yaklaşımlar geliştirme hedefiyle çalıştıklarını belirten Doç. Dr. Erel Akbaba, özellikle biyoteknoloji ve gen tedavisi alanındaki bilgi birikiminin artırılmasının kritik önem taşıdığını vurguladı. Akbaba, projelerine verilen desteklerin genç araştırmacılara yüksek motivasyon sağladığını ifade ederek, üniversitesine, hocalarına, TÜBİTAK'a ve BİDEB'e teşekkürlerini iletti.

Doç. Dr. Gülşah Erel Akbaba, nihai hedefini ise şu sözlerle açıkladı: "Kanser tedavilerine ilişkin bu çalışmalarımı geliştirerek patentlemek ve klinik çalışmalara geçilmesini sağlamak." Bu yenilikçi yaklaşım, kanserle mücadelede umut vadeden yeni bir dönemin kapılarını aralayabilir.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *